YENİDEN YENİ YIL

Bu blogdaki ilk yayınımın bundan tam tamına iki sene önceye denk gelmesi tesadüf mü, yoksa bir mesaj mı çıkarmalıyım bu durumdan? Bütün bir sene yazacaklarımı biriktirip, aklımda oluşturup, sonra üşenip, sonra üşendiğime pişman olup, "haydi bari sene bitmeden yapayım şu işi" demelerimin somut bir yansıması mı?

Son dört beş yıldır, yeni yıl yaklaşırken bir kaç dilek notu yazıyorum "evrene". Sonra çekmeceye koyup unutuyorum. Tabii ki,ailemin iyiliği, dirliği ile beraber kendim için aklımın başımda kalmasını, elimin ayağımın tutmasını, gözümün görmesini, hayat enerjimin bulamayacağım yerlere kaçmamasını diledim. Bir ay sonra da sol göğsümde bir tümör beslediğimi öğrendim. Sol göğsüm alındı ve 5 ay kemoterapi gördüm. Bu artık çağımızın hastalığı; çok daha kötü durumda olan insanlar olduğu için, ağlayıp sızlanmak yerine, kabullendim. Belki de ciddiye almamaya uğraştım demeliyim. Tek memeyle yaşayabilirdim; sonuçta kesilip atılamayacak bir yerimde olmasından iyidir. Gözüm hala görebilir, elim hala tutabilir vaziyette. Ayaklarımın üstündeyim ve bunun için şükrediyorum. Daha ileri bir aşamada ortaya çıkabilirdi. Saçlarım döküldüğünde bir gün bile aynaya bakmadım. Lavaboya eğik şekilde yüzümü yıkadım, dişlerimi fırçaladım. Bonemi el yordamı ile bağladım. Tek arzum tekrarlamaması veya bedenimin başka bir yerinde ortaya çıkmaması...

Neyse, sonuç olarak bir Aralık ayının daha sonundayız ve ben yine notlarımı yazıp çekmeceye koyacağım. Sanırım bol parayla ilgili olan dileklerimin pek çoğu gerçekleşmeyecek; ama yine de şükredecek bir şeyler bulma umudundayım. Aklım yerinde kalsın; elim ayağım tutsun, hayat enerjimi koruyabileyim; ailemin düzeni, huzuru, sağlığı, ağız tadı yerinde olsun.

Ve yine her yılbaşı yaklaştığında olduğu gibi, ışıklar, süsler, çam ağaçları, kardan adamlar, kırmızılar, yeşiller aklımı başımdan alıyor. Evin her tarafına süsler koymak istiyorum; bu beni çok eğlendiriyor. Çocuklar gibi heyecanlanıyorum, hevesleniyorum. Bir kapı çelengi yaptım ben de.


 Cevizler, tarçın çubukları kullandım; boncuklar, kumaş ve keçe parçaları ile birlikte. Bir de epeydir kullanmaya kıyamadığım küçük elmalarım, mandalinalarım vardı.








Her birini tek tek yapıştırmak çok zevkliydi; sonunda ortaya güzel bir resim ortaya çıktığını görmek de öyle. Bereket çelengi dedim ona.

Tüm dünyadaki insanlara eşit dağılan bolluk, bereket, barış, huzur, neşe ve sevgi gelsin.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder